Kimileri şimdi iddiayken, kimileri ise gerçek ne yazık ki…
1. Ozan Güven'in Deniz Bulutsuz'a uyguladığı argüman edilen şiddetin manzaraları hepimizin kanını dondurmuştu…
Gündeme bomba üzere düşen bu şiddet tezinin detayları da bir o kadar kan dondurucu cinsten. Ozan Güven'in yargılanması devam ederken, geçtiğimiz günlerde isimli tıp raporu ortaya çıkmıştı. Raporda, “Deniz Bulutsuz’un yapılan muayenesinde abajurla yaralanması sonucu çene ucunda 1×0,3 santim iyileşmekte olan yara, kafasının duvara yan halde çarpması sonucu sol göz içinde ve etrafında morarma, sol kol dış alt kısmında 4×5 santim, sağ kol iç kısımda 6 santim morarma bulunduğu, kolların çeşitli mahallerinde morluklar ve cam kesiği, kalça ve uyluk yerinde çok sayıda morluk, merdivenden yuvarlanmaya bağlı sol diz kısmında morluklar ve baş parmak altında cam olabileceği söz edilen yara, Bulutsuz’un beyanıyla beğenilen hafif puslu görünüm tespiti yan aldığı” belirtilmişti…
2. RUBATO'nun solisti Özer Arkun'un konumdaki kanları temizlerkenki manzaraları de bir o kadar dehşet vericiydi…
Özer Arkun'un evlilik hazırlığı yaptığı kız arkadaşı, Arkun'dan bir tartışma esnasında şiddet gördüğünü argüman ederek savcılığa hata duyurusunda bulunmuştu. Arkun'un kız arkadaşının savları ise hakikaten kan dondurucu… “Saçımdan kan geliyordu. Yüzümde, başımda travma vardı. Gözlerimde morluk vardı. Dudaklarım patladı. Kolumda morluklar vardı. Kolum incindi. Ağrılarım çok fazlaydı. Hala ruhsal olarak burnumdan kan geliyor. Gözümdeki morluklardan ötürü 17 tane gözaltı kremi aldım.” Hadise anı için ise, “10-15 dakika özür diledi. Kapıyı açtığımda öpmeye çalıştı, benden uzaklaşmasını istediğimde ise başıma suratıma yumruk attı. Banyoda yüzümü temizlerken bilincimi kaybetmişim. Gözümü açtığımda yüzüme buz torbası koyuyordu. Kimseye bahsetmemem kaidesiyle beni hastaneye götüreceğini söyledi. Hastaneye gittik. Korktuğumdan merdivenden düştüğümü söyledim. Özer'in meskende benim kanlarımı temizlerken çok kısa bir medyasını çektim” açıklamasında bulundu…
3. Yılmaz Güney'in eşi Nebahat Çehre'ye uyguladığı şiddet de yıllardır konuşulur…
Yalnızca fizikî şiddet de değil üstelik, kanımızı donduran birçok detay var… Yılmaz Güney devranında Nebahat Çehre'yi öldüresiye dövmüş, başına bardak koyarak nişan alıp o bardağa ateş etmiş velev yaşanan bir hengame sonrası otomobille bilerek ezmeye dahi çalışmış Çehre'yi! Ünlü yapımcı Abdurrahman Keskiner, Çehre'nin yaşadığı dehşet dolu anları şu laflarla anlatmış, “Yılmaz evvel kamerayı yerleştirdi, Nebahat'ın yanına giderek şu bardağı al zıdda geç başın üzerine koy dedi. Nebahat büyük bir şaşkınlıkla 'anlamadım' dedi fakat Yılmaz ısrar etti. Olur olmaz derken Nebahat çaresiz dediğini yapmak zorunda kaldı. Duvarın önüne gidip bardağı başına koyup beklemeye başladı. Setteki herkes bunun şaka olduğunu sandı gelgelelim iş ciddileşince nefesler kesildi. Herkes dehşet içinde Yılmaz'a bakmaya başladı lakin o pek sakindi. Kameraya 'motor' dedi. Kamera çalışmaya başlayınca Nebahat'ın yüzü bembeyaz oldu. Gitti gidecek. Yılmaz nişan aldı, Nebahat ağlamaya başladı. Yılmaz tetiğe bastı kurşun ıskalayıp geçti. 2. kere tetiğe bastı bu kere kurşun Nebahat'ın başındaki bardağa isabet etti. Nebahat koşarak Yılmaz'a sarıldı ve ağlamaya başladı. Herkes bir oh çekerken Erol Günaydın ve Tuncel Kurtiz'in elindeki bardaklara da Yılmaz ateş etti.” İnsanın sahiden kanı donuyor…
4. İbrahim Toroman'ın eşi Aksiyon Toroman'a uyguladığı argüman edilen şiddetin boyutları da epey fecî…
Avukat olan Hareket Toroman, eşinin kendisine gebeyken şiddet uyguladığını söylemişti… Hareket Toroman'ın uygulanan şiddet nedeniyle, “Kafasına darbe aldığını, başını mermere çarptığını ve baygınlık geçirdiğini söylemesi” de kanımızı başkaca donduran bir detay. Üstelik Hareket Toroman, İbrahim Toroman'ın kendisine AVM ortasında da şiddet uyguladığından bahsetmişti… İnanılır üzere değil gerçekten!
5. Ahmet Kural da Sıla'ya şiddet uyguladığı gerekçesiyle yansıların gayesi haline gelmişti!
Ahmet Kural'ın Sıla'ya hayranlıkla bakması hiçbir şeyi değiştirmiyor… Sıla'nın yüzündeki ve vücudundaki morluklar hepimizin dün üzere aklında. Şimdi bu yaşananlar birer sav olsa da şiddet anıyla ilgili Sıla'nın beyanları hepimizin kanını dondurmuştu! Sıla, Ahmet Kural'ın kendisini “yerlerde sürüklediğini, başını duvarlara vurduğunu ve kül tablasıyla saldırdığı” söylemişti. Taarruz sonrası can havliyle kaçmak isteyen Sıla'nın tekrar mahallerde sürüklendiği ve vücudunun değişik yerlerine, başına ve kulağına darbe aldığı söylenmişti…
6. Eda Pera Küçük'ün yardım çığlıklarına hepimiz şahit olmuştuk…
Eda Pera Küçük, oyuncu sevgilisi Tolga Pancaroğlu'ndan şiddet gördüğünü söyleyerek toplumsal medyadan yardım istemişti… Eda Pera'nın savları ise tekrar hepimizin irkileceği cinstendi. ''Ayrıldım lakin üç hafta sonra tekrar barıştık. Gelgelelim şiddet tatbike devam etti. ‘Ben oyuncuyum, benim dediğim olacak. Sen meskende oturacaksın, çalışmayacaksın’ diyordu. Gizlice çektiği videolarımla tehdit ettiği için ondan ayrılamıyordum. Arkadaşlarımın polise haber vermesiyle vefattan döndüm. En son dövdüğünde bir hafta hastanede yattım. Belgelerimle savcılığa başvurdum, muhafaza kararı çıktı. Tolga bana bıçak çekti ve mevtle tehdit etti. Ailesi de davayı geri çekmem için tehdit ediyor. Bugüne kadar aileme bir şey anlatamadım. Lakin artık her şey ortaya çıksın istiyorum…” Bir bayanın çaresizliği maatteessüf bu satırlarda gizli!
7. İbrahim Tatlıses'in isminin sık sık şiddet vukuatlarına karıştığını hepimiz biliyoruz maatteessüf…
Eşi Perihan Savaş'a uyguladığı şiddetin boyutları ise inanılmaz… Perihan Savaş, “İbrahim Tatlıses'in kendisine bütün gece boyunca acımasızca şiddet uyguladığını” söyleyerek kendisinden şikayetçi olmuştu. İbrahim Tatlıses'in açıklaması ise hepten inanılmaz… “İki tokat attım, evvelden demircilik yaptığım için elim ağır olabilir. Kendime hakim olamadım, onu öldürebilirdim.”
8. Sezercik lakaplı Sezer İnanoğlu'nun Kusursuz Avcı'yı kurşunladığı haberleri de uzun vade konuşulmuştu…
Bu da şiddetin bambaşka bir boyutuydu… Söylentilere nazaran Sezer İnanoğlu, sevgilisi Olağanüstü Avcı'nın meskenine müsaadesiz girerek; Avcı'yı kurşunlamıştı. Avcı bacağına isabet eden kurşun yüzünden ağır yaralanmıştı.
9. Kadınlara yönelik söylemleri nedeniyle reaksiyon çeken Nihat Doğan'ın isminin, şiddet hadiselerine karışmaması beklenemezdi aslında…
Yıllar evvel sevgilisi Aysun Kiremitçi'ye şiddet uyguladığı gerekçesiyle gündeme gelmişti Nihat Doğan. O periyot Hürriyet'in haberine nazaran Aysun Kiremitçi, Nihat Doğan'ı sevişmeye zorlamıştı. Doğan kendisini reddedince de Kiremitçi, kapıyı kilitlemişti. Kapının açılmasının akabinde ise Nihat Doğan, Aysun Kiremitçi'ye şiddet uygulamıştı. Bu savların ne kadar yanlışsız olduğunu bilmiyoruz lakin Kiremitçi'nin şiddet mağduru olduğu ortadaydı…
10. 'Acıların Kadını' ismiyle anılan müzikçi Bergen'in uğradı şiddet ve hayatını kaybetmesi ise nitekim nispeten sarsıcı…
Eski kocası Halis Serbest'in yüzüne kezzap attırması sonucu tek gözünü kaybeden ve vücudunun büyük bir kısmı yanan Bergen, şiddetin tahminen de en canice tarafına maruz kalan bayanlarımızdan biri… Gerçekten yüzüne kezzap atan Halis Muaf tarafından yıllar sonra, tartıştıkları lokantanın önünde silahla vurularak öldürüldü…
Bayana şiddetin her türlüsünün bir an evvel son bulması umuduyla…
Onedio
