Eşleri ya da Sevgilileri Tarafından Aldatılan Bu İnsanların Hikâyelerine ve İsyanlarına Tanık Olmalısınız!

“Her neyse bir gün bu işi çözmeye karar verdim ve mekteple birlikte bir geziye katılacağımı söyledim. Yalandan üç-beş kesim kıyafetle boş bavulumu güya çok ağırmışçasına sürükleye sürükleye konuttan çıktım. Az öteye otomobilimi park edip beklemeye başladım ve aradan bir saat geçmişti ki bingo! Kocamın neredeyse kendisinden 25 yaş büyük öğretmeni geldi bir şık arabayı kapımızın önüne park etti. Ayağında topukluları ve dantel çorabıyla salına salına konutumuza girdi! Sondan kıpkırmızı kesilmiştim ve kulaklarım uğulduyordu. Az sonra ikisini kendi yatağımızda basacaktım ancak kalbimin gümbürtüsünden hareket bile edemiyordum. Neyse biraz daha bekledim ve zar güç kendimi toparlayarak konuta yanlışsız gittim ve sessizce konuta girdim! İçimden topuklularını çıkarmamış kaltak diye sinirlendim inanabiliyor musunuz? Sonra yavaşça gidip yatak odasının kapısında dikildim ve ani bir süratle kapıyı açtım. Ve inanılmaz bir manzarayla karşılaştım! Kocam başını öğretmeninin kucağına koymuş, öğretmeni da kocamın saçlarını okşuyordu! Öfkeden kudurmuştum, neye uğradığımı şaşırmıştım! Neymiş aralarında aşk olarak isimlendirilemeyecek, cinsellik de barındırmayan bir bağ varmış! Artık düşününce gülsem mi ağlasam mı bilemiyorum… Sonuç olarak boşandık, şu an birlikte yaşıyorlar!”

“İki defa boşanıp evlendiğim karımla daha evvel de birbirimizin sadakatini sorguladığımız devirler olmuştu lakin birbirimize son bir talih vermiştik. Bir gün iş bölgesindeyken bir telefon geldi ve arayan karşı komşumuzdu. Bayan bana acilen meskene gelmem gerektiğini, bizim meskenden yardım çığlıkları geldiğini söyledi. Bayan polisi aramıştı ama çabucak gerisinden da beni aramıştı. İş noktam meskene on beş dakika aralıkta olduğu için olağan ben polisten daha evvel evdeydim. Arabayı park edip koşar adımlarla konuta çıktım. Karşı komşum da saf dehşet dolu gözlerle beni izliyor, peşimden geliyor. Yatak odasına koştuğumda karımı elleri kelepçelenmiş bir biçimde yatakta buldum. Beni aldattığı adamsa tarafta yatıyordu. Acilen ambulansı arayıp adamı hastaneye yetiştirdik. Karşı komşumun da şahit olduğu bu trajik vakadan sonra takdir edersiniz ki karımla tüm bağlarımı kopardım. Not: Adam ölmedi, kalp spazmı geçirmiş…”

“Yatak odasının kapısı örtülüydü ve karım seslenmeme karşın bir türlü karşılık vermiyordu. O anda aykırı bir şeyler olduğunu anlamıştım lakin aldatıldığım aklımın ucundan bile geçmiyordu. Süratle yatak odasının kapısını açtığımda karımı yarı çıplak bir vaziyette oradan oraya koşuştururken buldum. “Canım ben de musluğu tamir ettiriyordum, gel!” dedi. Natürel o an anladım aldatıldığımı, sondan meczuba dönmüştüm. O sonla banyonun kapısını açtığımda boxer'lı bir adam çatalla musluk tamir etmeye çalışıyordu! Tamir çantasını otomobilde unuttuğu için çatalla tamir etmek zorunda kalmış… Aldatıldığıma mı yanayım yoksa zekamın bu kadar hafife alındığına mı bilemiyorum. Adamı yaka paça dışarı attım, karımla da birbirimize girdik! Lakin o iş o gün bitti tabii!”

“Yaklaşık 1 yıldır evliydik ve bir gün perişan bir halde gelip bana, benimle bir şey konuşması gerektiğini söyledi. Şu an düşündükçe ne kadar aptalmışım diyorum lakin o an onun için haddinden fazla endişelenmiştim. Sonra bu türlü mahçup bir tabirle bana bir geneleve gittiğini ve akabinde HIV kapmış olabileceğini söyledi! O an hakikaten küfürler havada uçuştu varsayım edersiniz ki… Hengame gürültü kalkıp doktora gittik birlikte. Halbuki sadece soğuk algınlığı geçiriyormuş. Onu o hastanede bırakıp gidişimi hiç unutmuyorum. Geçirdiği o soğuk algınlığına ve eski eşimin geri zekasına minnettarım!”

Köpeğimiz Paspas çok yabanidir. Tanımadığı kişileri yanına asla yaklaştırmaz. O denli ki alışmadığı ya da tam olarak tanımadığı arkadaşlarımızı bile yanımıza yanaştırmaz. O yüzden meskene birinci kere gelecek kişiler için Paspas'ı bir alıştırma sürecimiz vardır. Meskene bazen birileri geleceği vakit sadece Paspas tedirgin olmasın karşıdaki kişiyi de tedirgin etmesin diye bahçedeki kulübesine bırakırız. Her neyse, nasıl aldatıldığımı öğrendiğime geçelim. Bir gün ortak arkadaşlarımızın olduğu bir küme akşam yemeğine gelecekti. Çok yakın bir arkadaşım bir arkadaşını da getirip getiremeyeceğini sormuştu. Saf getirebilirsin demiştim, ben de ismen tanıyordum kendisini tanışmamış olsak da yüz yüze. Her neyse akşam olunca kalabalık bir küme halinde geldiler. Birinci başlarda her şey çok olağandı, bahçede mangal yakıyorduk falan. Paspas'ı da meskenin içine almıştım huzursuz olup hırçınlaşmasın diye. Arkadaşlarımızı tanısa da meskene birinci kez bir yabancı gelecekti. Nasıl olduysa mutfaktan bir şey alıp çıktıktan sonra konutun kapısı tam olarak kapanmamış. Biz yemek tarafken Paspas oradan koşarak geldi. Kimseyi ısırmayacağını biliyorum fakat havlayacağına da eminim doğal. Zira masada daha evvel hayatında hiç tanımadığı biri de var. Her neyse Paspas koşarak geldi ortamdakilere sahih koştu ve konutumuza birinci sefer gelen o bayanın yanına gidip kokladı, güya yıllardır tanıyormuşçasına kendisini sevdirdi ve kuyruğunu salladı. O anki şokumu size nasıl anlatayım bilemiyorum, elimde büyüttüğüm köpeğimin huyunu o kadar iyi biliyorum ki. Her neyse orada bir şeylerin aksi gittiğini anladım zira eşim de çok gerilmişti ve yalan söyleyen kişisi gözünün içinden anlarsınız ya işte. Bu formda içime düşen kuşku, eşimin beni aldattığını öğrenmeme neden oldu. Üstelik köpeğim de tanıyordu o bayanı. Hakikaten çok üzücü fakat bir yandan da bunu öğrenmemi sağlayan her şeye minnettarım.”