Artık çoğunlukla buradan bir şeyler götürmek için geliyorlar lakin o vakitler gurbetten gelen bu armağanlardan kimilerini sizler için hatırlatıp bir nostalji yaşayalım dedik.
1. Yenmeye kıyılamayan fındıklı çikolata
Biri Almanya’dan geliyorsa kesinlikle çikolata getirirdi. Getirmeyene de “Alaman çikolatası yok mu?” diye sorulurdu. Ne varsa artık bu çikolatalarda, görür görmez halay çekmeye başlardık. Anneler bu çikolata bitmesin diye her ay bir tane kırıp verirlerdi neredeyse, o kadar kıymetli!
2. Çok sosyetik görünen papatya özlü el kremi
Almanya’dan gelirken getirilen ikramların en başında yer alan el kremleri, görenlerin büyülenmesini sağlayacak çekiciliktedir. Bilhassa kokusu bizim burdakilere benzemez hoşlukta olan bu kremler, Almanya’nın en ucuz mağazalarında satılırdı :(
3. Kayınço ve bacanak için düşünülmüş Alman porno görüntü kaseti
Bir orta herkesin lisanında dönen “Almancayı sinemalardan öğrendim”in sebebi işte bu kasetler. O periyot VHS görüntüleri hatırlarsınız. Herkesin meskeninde de olmazdı hatta. Almanya’da bir akrabanız varsa evvel görüntüyü getirir, sonra da kasetleri. İşte bu da samimi bir bacanak ve kayınço armağanı…
4. Teknoloji olağanüstüsü olarak görülen mikser
Bunu alabilmeniz için birinci dereceden yakın akraba olmanız lazım. O vakte nazaran bize oldukça bir teknoloji olağanüstüsü gelen bu mikser şimdilerde elbette çok kolay kalıyor. Hatırlarsanız Adile Naşit sinemada Kemal Sunal’a “Tarhana da yapiy mi bu?” diye soruyordu. O kadar bir beklenti…
5. Yıkanırken beşere kendini varlıklı hissettiren şampuan
Almanya’nın ekonomik marketlerinde satılan bu şampuan, ikramlık olarak Türkiye’ye çok sık giriş yapmıştır. Bizde o periyot çok fazla çeşit olmadığı için epey değişik geliyordu. Ne tatlı şampuandın sen Das Banyo!
6. Omza takmalık çantalı küçük kaset çalar
Bunun sükseki de hiçbir şeyde yoktu yalnız. Bilhassa pikniğe falan giderken koluna takıp hava atan birisini gördüyseniz kesinlikle Almanya’da bir akrabası vardır. Artık arasanız sıkıntı bulursunuz; hepsi retro oldu.
7. Konuk gelince ikram etmelik kahve
Şampuanın ve çikolatanın yanına konulan armağanlardan biri de bu kahveler. Kalbinizi kırmak üzere olmasın fakat bu kahve de Almanya’nın en ucuz marketlerinde satılıyordu. Tekrar de konuk gelince ikram ederseniz hayli bir havanı oluyordu.
8. 36’lık sinema rulosu ile birlikte gelen Agfa fotoğraf makinesi
Baktıkça “Vay be, nerden nereye” diyebileceğiniz bu alet, vaktinin en büyük teknolojik eseri. Artık neredeyse fotoğraf makinesi bile kullanmıyoruz zira cep telefonlarımız var. Almanya’da yaşayan birinden en çok istenen eserler listesinin başındadır kendisi.
9. “Bundan diğerini içemiyorum” denilen mavi bandrollü sigara
Cepten çıkartıldığı anda büyük bir hal yapılmasını sağlayan Almanya armağanı. Çoklukla “Ooo ver bakalım bi mavi” denilerek istendiği görülmüştür.
Not: Sigara sıhhate zararlıdır!
10. Solingen marka çeyizlik meyve bıçağı
Bu bıçak setleri çok nadiren açılıp kullanılır, ekseriyetle de anneler çocuğunun çeyizine kaldırırdı. Konutunuzda turuncu saplı küçük meyve bıçakları bulursanız kesin bir Almanya geçmişi vardır.
11. Kokusu tüm plajı kaplayan mis üzere güneş yağı
Yok artık, kalmadı bunlardan. Bir vakitlerin en hoş kokulu şeylerinden biriydi bunlar. Bitse bile şişesi atılamayan, burnun tabanına sokularak koklanan kusursuz bir armağandı.
12. Kenarı tüylü Alman şapkası
static—bamtar.app-hosted.com
Çoklukla bunu Almanya’dan gelen akraba takar. Siz de sanırsınız ki Almanya’da herkes o denli dolaşıyor. Şayet kendisi bir armağan getirmeyi unuttuysa bu şapkayı da size hatıra olarak bırakabilirdi.
13. Asla kullanmaya kıyılamayan makyaj seti
Çoklukla annelerimize gelen bu ikram, kız çocukları için bir oyun unsuruydu. Kullanma teşebbüsü ise anneden gelen bir sağ terlik atağı ile son bulurdu. 20 yıl kullanılmayıp öylece duran makyaj setleri var.
Ne vakitlerdi fakat…Siz o periyotta bu ikramlardan almış mıydınız?
Onedio
