Üstün Lig’de 2020-2021 dönemini şampiyon olarak tamamlayan, bunun yanında Türkiye Kupası’nı da müzesine götüren ve gelecek dönem Şampiyonlar Ligi’nde çaba edecek olan Beşiktaş’ta Lider Ahmet Parıltı Çebi, İhlas Haber Ajansı’na kıymetli açıklamalarda bulundu. Geçmiş dönem değerlendirmesi, yeni dönem planlamaları, transfer çalışmaları, borç yapılandırmaları üzere birçok bahiste konuşan Çebi, TFF Tahkim Kurulu’nun siyah-beyazlıların eski teknik yöneticisi Abdullah Avcı’ya 17 milyon 130 bin lira fesih tazminatı ödenmesine ait verdiği kararı da kıymetlendirdi.
“YALNIZLIĞIMIZI BİRBİRİMİZE SAHİP ÇIKARAK GİDERMEYİ BAŞARDIK”
Siyah-beyazlıların lideri, dönemin kırılma maçı olarak Fenerbahçe müsabakasını gördüğünü aktardı ve şu cümlelere yer verdi:
“Benim için çok değerli olan, yani bu işin virajını döndüğümüzü hissettiğim maç Fenerbahçe Stadı’nda 10 kişi kalarak 4-3 yendiğimiz maçtı” dedi.
“BELKİ DÖNEM BAŞLAMADAN TARAFTARLA BULUŞTUĞUMUZ BİR GÜN OLUR”
Koronavirüs salgınının tesirlerinin azalması halinde şampiyonluk kutlamaları için taraftarla buluşmayı istediklerini de kelamlarına ekleyen Çebi, “Yani sonraki gün hayat devam ediyordu ve Beşiktaş’ın meseleleri, çözülmesi gereken mevzuları vardı. Değişen bir şey yoktu hatta daha da artarak gelmeye başladı. Bir taraftan tebrik edenler, bir taraftan insanların telefonlarına yetişmek, çıkmak ve en kıymetlisi bir de alışılmış o mühlet içerisinde çok çabuk hızla kupa merasimine hazırlanmamız gerekti ve İstanbul’da değildik. Maalesef İzmir’deydik. İstanbul’da olabilseydik tahminen kupa merasimine daha sağlıklı hazırlanabilirdik. O da bizi biraz yordu. Zira gerisinden kupa maçı var diye buraya gelemedik, İzmir’de bekledik. Ancak burada kupa törenindeki uygulamalarımızda biraz aksaklıklara sebebiyet verdik. Zira kendimizi buraya çok veremedik. Onun için buradan tüm taraftardan, topluluğumdan özür diliyorum. Onları bu işin içerisine dahil etmekte problem çektik. Lakin bu işin sağlıklı olmamasının, bizim istediğimiz üzere topluluğumuzla birleşemememizin nedeni aslında salgın. Zira tekne kaldıracağız, futbolcularımızı getireceğiz, maviliklere süreceğiz. Bu bizim için bir ritüel. Bunun için ben İçişleri Bakanlığı’nı tekraren aradım. Vali Bey’i tekraren aradım. Onun için buradan her ikisine de canıgönülden çok teşekkür ediyorum. Yani ekonomik olarak önümüzü açan Cumhurbaşkanımız vardı. Ona da tekraren teşekkür ettim lakin bu ritüel de çok değerliydi bizim için. Yalnızca tekneleri kaldırabildik. O ritüeli yaşattık lakin burada davet edemediklerimiz oldu. Adetimizi çok hudutlu tuttular kutlamada, 300-500 kişiyi geçmeyin dediler. Eski yöneticilerimizi çağıramadık. Eski heyet üyelerimizi çağıramadık, taraftarımızı içeriye alamadık. Lakin elimizden geldiği kadar en kısa müddette tahminen dönem başlamadan inşallah taraftarla buluştuğumuzda bir kutlama olur” açıklamalarında bulundu.
“MONTERO, MENSAH VE CENK’İN YERİNE TRANSFERLER DÜŞÜNÜYORUZ”
Lider Ahmet Parıltı Çebi, şampiyon kadroyu bozmak istemediklerini vurgulayarak, muhakkak mevkilere transfer düşündüklerini fakat daha evvel belirttiği üzere popülist davranmayacağını aktararak devam etti:
“Şimdi transfer çalışmalarında şimdi fiili görüşmeler başlamadı ancak bizim kendi çalışmalarımız yaklaşık 1 yıldan beri devam ediyor. Gidecek olanlar var, gitmemesini istediklerimiz var. Daima söylüyorum; benim gayem ve arzum şu an ikili kupayla kapattığımız takımla, idari işçiyle ve futbolcularımla, 1-2 ekleme yaparak yola devam etmek. Bilhassa şayet başarabilirsek, Montero’nun yerine birini düşünüyoruz. Mensah’ın yerine de bir transfer gerekiyor. Bir de sakatlanan Cenk kardeşimizin yerini tamamlayacak iyi bir santrforla yolumuza devam etmek istiyoruz. Her bir biçimde biz gerçek olanı yapacağız ve ekonomik manada da başarılı olmak zorundayız. Aksi halde her vakit söylüyorum, maaşını vaktinde veremediğiniz futbolcuların, iki ay sonra yeni kurallara nazaran kontratlarını feshetme hakları var. İktisat ortada, borçlar ortada. O vakit da kulübe çok büyük ziyan vermiş oluyorsunuz. Bütün problem başarıyı sağlıklı bir yapıyla gerçekleştirebilmek. Bu işin sürekliliği çok kıymetli.”
“ERSİN’E, RIDVAN’A TEKLİFLER VAR”
Bu dönem gösterdikleri performansla büyük beğeni toplayan Ersin Destanoğlu ve Rıdvan Yılmaz’ın transferin beğenilen isimleri olduğunu lisana getiren Lider Çebi, “Ersin’e, Rıdvan’a hepsine çok teklif geliyor. Bunlar da bizi gururlandırıyor. Bu çocukların yetişmesine katkı veren hocalarıma da buradan çok teşekkür ediyorum. Bu gençlere oynama talihi veren teknik yöneticimize de çok teşekkür ediyorum. Bu çocuklara talep var. Fakat ben bu çocuklarla biraz daha devam etmeyi tercih ediyorum, şahsen benim tercihim bu. Ancak çok değerli sayılar yakaladığımız vakit da Beşiktaş’ın menfaati için gitmelerine müsaade edebiliriz ancak şu an başımdaki tablo kalmaları” biçiminde konuştu.
“GÖRÜŞMELERE BU PAZARTESİ PRESTİJİYLE BAŞLADIK”
Ghezzal, Rosier ve Aboubakar’ın gelecek dönem kadroyla devam edip etmeyecekleriyle alakalı bir soruyu siyah-beyazlı kulübün lideri, şu formda yanıtlandırdı:
“Hepsiyle ilgili biz görüşmelerimize bu pazartesi gününden itibaren başladık. Zira herkesin bir dinlenmeye, nefes almaya gereksinimi vardı. Herkes ülkelerine gitti ve bu çocuklarımızın şu anda o denli yahut bu türlü kendi ülkelerinde ulusal grupların içerisinde görevleri var, yerine getirmeleri gereken vazifeleri var. Acelemiz yok, önümüzde kampa kadar 1 aylık müddet var.”
“HOCAMIZ UYGUN OLDUĞU VAKİT GÖRÜŞÜRÜZ”
Beşiktaş’la olan kontratı sona eren teknik yönetici Sergen Yalçın’ın bir dinlenme sürecinden geçtiğini fakat yeni kontrat için her iki tarafa da uygun bir vakitte oturup konuşacaklarını tabir eden Çebi, “Son vakitlerde beni de üzen şeyler okuyorum, duyuyorum, bilhassa toplumsal medyada. Bir kere şunu söylemek istiyorum; taraftar benim için çok değerli. Fakat şunu da bilmelerini istiyorum ki ben yapılan yorumları okurum lakin bildiğimi de okumaya devam ederim. Yani orada yazılan çizilenlerle bir karar almayacağımı, ne yapıyorsam Beşiktaş için yapacağımı, popülist davranmayacağımı taraftarıma buradan bir defa daha söylemek istiyorum. Hocayla ilgili görüşüm baştan beri muhakkak. Hocamız da futbolcularımız üzere yorgun bir dönem geçirdi. Çok da kolay değildi. Dinlenme muhtaçlığı olan süreçte dinleniyor. Kendisi uygun olduğu vakit, biz de uygun olduğumuz bir tarihte hocamızla görüşürüz. Şu anda güya orta verilmiş üzere gözüken bir olay, aslında verilmedi. Yalnızca kağıt üzerinde bir şeylerin yapılması gerekiyorsa onları da yaparız” dedi.
“SERGEN HOCAYI GÜNDEMİMİZE GETİREN MESUT URGANCILAR’DIR”
Ahmet Parıltı Çebi, Beşiktaş Genel Sekreteri ve İcra Heyeti Lideri Mesut Urgancılar’ın, Sergen Yalçın’ı grubun başında istemediğine yönelik çıkan haberlere de açıklık getirdi. Bunların gerçeği yansıtmadığını söyleyen Çebi, “Çalışan profesyonellerimizle ilgili birtakım şeyler var, yazılanlar var. O orada kalmalı, bu buraya gitmeli falan. Kimin nerede, ne kadar yararlı olacağını benden daha iyi şu anda kimse bilemez. Onun için taraftardan, toplumsal medyada yazan, çizenlerden rica ediyorum. Onu oraya koyun, bu burada kalsın üzere telaffuzlarla lütfen gelmesinler. Kendilerini de yormasınlar. Çok garibime giden bir şey var. Mesut Urgancılar benim genel sekreterim. Geldiği günden beri kulübün her türlü hizmetine koşmuş, genel sekreterlik görevlerini dört dörtlük yapmaya çalışmış bir yöneticim. Benim için çok da pahalı. Sergen hocayı istemediği formunda telaffuzlar var. Ben net bir biçimde söylüyorum; bizim idare heyetimizde hocanın gelmesine muhalif olan hiç kimse yoktu. Hepsi de dayanak oldular ve esasen karşılığını da hocamızdan aldık, gördük. Yöneticilerimizden Mesut Urgancılar benim sportif danışmanım. İbrahim Altınsay’la birlikte Sergen hocayı gündemimize getiren Mesut Urgancılar’dır. Hasebiyle bu stil telaffuzlar büsbütün bu idareye ziyan vermek ismine öbürleri tarafından planlanmış oyunlardır. Biz bu oyunlara gelmeyeceğiz” diye konuştu.
“FEDERASYONDAN HOŞGÖRÜLÜ DAVRANMASINI TALEP EDECEĞİZ”
Harcama limitleri konusunda kendilerine hoşgörülü davranılması için önümüzdeki günlerde Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) yetkilileriyle görüşeceklerini aktaran Lider Çebi, “Borçları düşünmemeniz mümkün değil ki. 3.5 milyar borcunuz var. Yüzde 20 de faiz, 700 milyon Lira her sene faiz yükü gelecek bir kulüp var. Onun için de tekrar tekrar Cumhurbaşkanımıza yolumuzu açtığı için teşekkür ediyorum. O günkü Maliye Bakanımız Berat Albayrak’a buradan hakikaten samimiyetle teşekkür ediyorum. Banka genel müdürlerine, Ziraat Bankası’nın, Halk Bankası’nın, Deniz Bank’ın ve onların yanında çalışan çok pahalı takımındaki arkadaşlarımızın verdiği katkılarla bugün önü açılmış bir biçimde burada sportif faaliyetlerini sürdürebilmiş bir Beşiktaş var. Bu kulüpler, ekonomik manada uzun yıllarca rahat nefes almayacaklar. Münasebetiyle yapılacak transferlerde bankaların ve federasyonun önümüze koyduğu bir limit durumum var. 1-2 gün içerisinde federasyona gidip konuşarak ülke puanına katkı da vermemiz ismine biraz bize hoşgörülü davranılmasını talep edeceğiz. Aksi halde mevcut limitlerle mevcut kadroyu bile ayakta tutamıyoruz. Bunu taraftarın da bilmesi gerekir. Bilmedikleri vakit haklı olarak diğer türlü hesap kitap yapıyorlar. Fakat şunu da bilsinler ki geçen sene hiçbir şey yapamayacak dedikleri takım, son dakikada motosikletle tescili yapılmış olan Ghezzal ve başka futbolcularımızla biz başarıyı kucakladık. Her şey kıymetli futbolcuyla olmuyor. Olsaydı, çok şey olurdu. Evet, artı bir sorumluluğumuz daha var bizim. Ülke puanını yükseltebilmek için Avrupa kupalarında başarılı olmamız gerekiyor. Ona da yakışır bir formda transferlere oturtmayı tercih ediyoruz, planlıyoruz” tabirlerini kullandı.
“ABDULLAH AVCI İLE ANLAŞAMAZSAK HAKKIMIZI ARAMAYA DEVAM EDECEĞİZ”
Siyah-beyazlıların, eski teknik yöneticisi Abdullah Avcı’ya 17 milyon 130 bin lira fesih tazminatı ödenmesine TFF Tahkim Kurulu’nun verdiği karara da değinen Çebi, “Unutuluyor, biz hocamızla konuştuğumuzda anlaşalım hocam madem dediğimizde, yani gitmeyi bile düşündüğünü tabir etmemesine karşın çok da buraya katkı veremeyeceğini tabir edecek kadar dürüst olan Abdullah Avcı’nın bana verdiği söz şuydu; ‘Başkanım ben para konuşmam. Aslında kontratımda yazıyor. Ben de iyi bir hocayım Türkiye’de. Birkaç ay sonra kesinlikle iş bulacağım. Münasebetiyle iş bulunana kadarki fiyatımı almam, kontratta yazıyor. Bu türlü yapalım’ dedi. Ben de o formda buna tamam dedim fakat bugün 12 milyon lira maaştan, 6 milyon liraya Trabzon’da hocalık yapıyorsanız o vakit bir şey sorgulanır. Ya 12 milyon yanlıştı ya da orada aldığınız 6 milyon yanlış. Ben de diyorum ki hocamız her ne kadar bunu kazanmış dahi olsa, ben inanıyorum ki bu topluluklar yarın birbirleriyle, hocalarıyla kucaklaşabilirler. Münasebetiyle hocamızın bu bahiste hala daha fedakarlık yapma ümidi bende var. Zira ben o vicdanı ve adaleti gözlerinde gördüm. Lakin tahminen tüzel gayret vermiştir. Tahminen avukatı o biçimde getirmiştir. Fakat şunu söylemek istiyorum ki şayet rastgele bir biçimde uzlaşamazsak mahkeme uzun yıllar devam edecek. Yani UÇK ve Tahkim Kurulu’nun vermiş olduğu kararları teminat mektubu vererek, öbür yargıya taşımayı planlıyoruz ve orada hakkımızı aramaya, buradaki verilmiş olan adaletsiz kararın düzeltilmesi için uğraşımıza devam edeceğiz. Ben UÇK’ya da Tahkim’e de buradan sesleniyorum; bu kulüpler olmadığı takdirde o lehlerine karar verdiğiniz futbolcu ve hocaları yarın hiçbir yerde bulamazsınız. Öncelikleriniz bu pahalı kulüpleri korumak olmalı ki bu hocalar, dava açanlar daha sonra gelip burada hocalık yapacak olanlar bu güzide topluluğun kapılarını kendilerine açık bulabilsinler” halinde konuştu.
“BU SENE BEŞİKTAŞ TARİH YAZMIŞTIR”
Son olarak siyah-beyazlı topluluğa da seslenen Çebi, kelamlarını şu biçimde tamamladı:
“Kimi nerede, nasıl çalıştıracağımı en iyi bilecek olan benim. Bunu da ispatladım, bana güvensinler, başlarını karıştırmasınlar. Bizlerin de başlarını karıştırıp, bize de baskı altında hissettirtmesinler.”
Cumhuriyet
