Kız arkadaşıyla öpüştüğü teziyle okul müdürü tarafından azarlandığı için okulun balkonundan atlayıp felç kalan Hamza İpek’in davasında, 1.7 milyon TL’lik tazminat kararı için MEB, istinaf müracaatında bulundu. Bakanlık müracaatında, yaşanılan hadisesi “üzücü” olarak nitelendirerek, “İdaremizin rastgele bir kusuru bulunmamaktadır” dedi.
Hatay’da 2015 yılında kız arkadaşıyla öpüştüğü argüman edilen Hamza İpek, okul müdürü tarafından odasına çağırılıp azarlanmıştı.
İpek daha sonra okulun balkonundan atlayıp felç kalmıştı.
Yaşanan vakayla ilgili Hatay 1. Yönetim Mahkemesi, okul idaresinin kusurlu olduğu tespitini yaptı.
Mahkeme, Ulusal Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) öğrenciye bir milyon 700 bin TL tazminat ödemesine karar vermişti.
MEB kelam konusu karar için 12 Ekim’de istinaf müracaatında bulundu.
Mesut Hasan Benli’nin Hürriyet’teki haberine nazaran Gaziantep Bölge Yönetim Mahkemesi Başkanlığı’na yapılan müracaatta, yönetim mahkemesinin hükmettiği maddi ve manevi tazminat kararının yordam ve yasaya muhalif olduğu ileri sürüldü.
Bakanlık dava dilekçesinde özetle şu değerlendirmelerde bulundu:
“İdaremizin rastgele bir kusuru yok”
“Burada Hamza İpek’in şahsen kendi iradesiyle bir anlık fevri hareketiyle üzücü hadisenin meydana geldiği anlaşılmaktadır. Ayrıyeten Kırıkhan Cumhuriyet Başsavcılığı’nın soruşturmasında yönetimimiz çalışanlarının kusurlu olmadıkları tespit edilmiştir. Okul yönetimince yapılan bu tıp görüşmelerin öğrencilerin yapabilecekleri yanlış davranışlara karşı tedbir almak için olacağı değerlendirilmelidir.
Dava konusu hadisenin araştırıldığı incelendiği yönetimimiz müfettişlerince hazırlanmış iki rapor bulunmaktadır. Yönetimimiz müfettişlerince hazırlanan birinci raporda da yönetimimizin rastgele bir kusuru olmadığı tespit edilmiştir. Buna karşın hadiseden yaklaşık bir yıl sonra yine yapılan bir inceleme/soruşturma raporunun tek referans alınarak hizmet kusurunun tespit edilmesi adap ve yasaya alışılmamıştır.
Kelam konusu vakada hizmet kusuruna neden oldukları düşünülen okul müdürü Ayşe Ersoy ve öğretmen Nevin Ayan’ın sözlerine başvurulması ve davanın ihbar edilerek, davaya katılmalarının sağlanması gerekirdi. Davacı Hamza İpek’in kendi iradesiyle ve bir anlık his karmaşasıyla gerçekleştirmiş olduğu intihar aksiyonu ve bu hadise sonucunda kalıcı sıhhat sorunları yaşamasında yönetimimizin rastgele bir kusuru yahut ihmali bulunmamaktadır.”
“Ben yalnızca yürümek istiyorum”
18 Eylül 2020’de Hürriyet’e konuşan Hamza İpek, tek isteğinin yürümek olduğunu söyleyerek şöyle konuşmuştu:
“Yürüyebilmem için kök hücre nakli gerekiyor. Tedavim için önemli paralar talep ediliyor. Ailem fakir, bunu karşılayabilecek durumda değil. Uzun müddet yatmamdan ötürü artık bedenimde yatak yaraları oluşmaya başladı. Mahkemenin verdiği tazminat ölçüsü beni ilgilendirmiyor. Ben yalnızca yürümek istiyorum. Ayağımda 5 TL’lik bir ayakkabı olsun ancak ayaklarım yere bassın ve ben yürüyebileyim.”
Onedio
